Gündüzleri psikolog, akşamları müzisyen "Daha çok oyuncu ve sanatçılar bana başvuruyor"

Son zamanlarda psikologlara gelen insan sayısında artış olduğuna da dikkat çeken Baziki, daha çok oyuncu ve sanatçıların kendisine terapiye geldiğini belirterek, "Sanatçıların ve oyuncuların kaygısı biraz daha fazla. Şartları zorlayıcı, çok fazla rekabet var" dedi.

Uzman Klinik Psikolog Elif Baziki, 17 yıldır hem arp çalıyor; hem şarkı yazıyor hem de söylüyor. 10 parmağında 10 marifet olan Baziki, müzikle kendisini rahatlatıyor. Müzik sayesinde kendisini diğer insanlara da ifade ettiğini belirten Baziki, "Müzik benim tutkum" diyor. Psikologlara giden danışan sayısında artış olduğuna da dikkat çeken Baziki, aslında herkesin birer psikoloğu olması gerektiği görüşünde... Oyuncu ve sanatçıların daha çok psikologlara gittiğini belirten Baziki, bu sektörde çalışan kişilerde kaygının çok fazla olduğunu ifade etti.

"MÜZİK BENİ BESLİYOR"

Yaklaşık 17 yıldır arp çalıp, şarkı söylediğini ifade eden Baziki, "Gündüzleri psikolog akşamları müzisyen gibi oluyor. İkisini bir arada yürütmek zor oluyor ama müzik beni besleyen bir tarafta yer alıyor. O nedenle vakit yaratıyorum. Biraz fedakarlıkla, başka şeylerden ödün vererek gidiyor. Beni besleyen ve tutkum olan bir şey olduğu için aslında hayatımın normal akışı..." ifadelerini kullandı.

"FARKINDALIK ARTTI"

Son zamanlarda psikologlara gelen insan sayısında artış olduğunu belirten Baziki, "Bence olması gereken bir artış oldu. Çünkü zaten problemi olsun ya da olmasın herkesin bir psikoloğu olmalı. Çünkü bu kendini tanımakla da ilgilidir. Bizi güçsüz bırakan taraflarımızı da görürüz. Aslında o güçlüzlük olarak adlandırdığımız şey yarın bizi güçlendirip, en güçlü tarafımız haline gelebilir. Bu noktada farkındalığımızın arttığını düşünüyorum. Ayrıca pandemi döneminde hepimiz içe çekildik, kendimizle kaldık. Kimisi çok zorlandı, kimisi farkına vardı.  Zor dönemlerden geçiyoruz. Psikologlara gelen insan sayısında artış oldu ama bunun artık normal bir şey olduğu da anlaşıldı. Psikoterapi aslında keşif yolcuğu gibidir" diye konuştu.

"SANAT CAMİASINDA ÇOK FAZLA REKABET VAR"

Her meslek grubundan talep aldıklarını belirten Baziki, sanatçılar ve oyuncuların daha çok psikologlara gittiğini ifade etti. Baziki, "Çünkü onların belirli bir iş akışı olmuyor. Onun dışında iş şartları, setler özellikle çok zorlayıcı oluyor, uyku problemleri, ezber problemleri oluyor, sosyal hayatları kısıtlanıyor. Birçok parametre işin içine giriyor. Ün geliyor, onu devam ettirmek istiyorlar 'ya ünüm giderse' endişesi oluyor. Kaygı biraz fazlalaşabiliyor.  Sanatçıların ve oyuncuların kaygısı biraz daha fazla diyebiliriz. Şartları zorlayıcı, çok fazla rekabet var" dedi.

"MÜZİK DOYUMA ULAŞTIĞIM BİR NOKTA"

Uzman klinik psikolog olmanın yanı sıra 3 tane single çalışması olduğunu da ifade eden Baziki, "2'si bir aracı firmayla çıktı ve çok güzel bir çalışma oldu. Kendim çalıp, kendim söylüyorum, kendim yazıyorum. Müzik benim için duygularımı dışa vurduğum ve hikayeler anlattığım bir yer... Normalde ifade edemediğim veya kendime sakladığım şeyleri başka insanlarla paylaştığım bir yer, o yüzden benim için çok ayrı bir tutkudur.  Her bir single çalışmam benim için başka hikayelerdir ve çok özeldir. Bunu insanlara duyurmak benim için çok gurur vericidir. Müzik, psikolog yönümü de destekliyor. Orası benim tutkum ve kendimi motive ettiğim yer... Biz kendi terapimize gidiyoruz ama müziğe başladığım an artık o akışta olmak, içimi boşalttığım, rahatladığım ve doyuma ulaştığım bir nokta oluyor. Aslında beni kurtaran bir bölge gibi, o yüzden psikolog kimliğime çok yardımcı oluyor. Beni alıyor motive ediyor ve oradan aldığım beslenmeyle terapi odasına gidiyorum. Terapide duyduğum ve gördüğüm şeylerden de her zaman bir şeyler öğreniyorum. Fark ve farkındalık yaratan bir insan olmayı hedefliyorum. İlham veren ve gerçekten bir şeylerin yapılabilir olduğunu gösteren bir insan olmak istiyorum" diye konuştu.